Abdurrahman Kızgın

Gelecek Kaygısı

Abdurrahman Kızgın

GELECEK KAYGISI

   Ailelerin en büyük kaygıları çocuklarının geleceğidir. Evlatlarına iyi bir gelecek hazırlamak için ellerinden geleni yapmak isterler. Bu amaçla bilinçli bilinçsiz eğitimlerini almaları için çırpınırlar. Bu dönemde çocuklarının iyi bir okul okumaları için birçok kursu birçok yayını alarak onların daha iyi bir eğitim almalarını sağlamak isterler. İşte burada birçok ailenin hatası başlar. Aman çocuğum okusun diye onları prenses ya da prens yaparlar. Onlara hiçbir sorumluluk vermeden sadece ders çalışmalarını beklerler. Oysaki bu bekleyişin sonu genelde hüsranla sonlanmaktadır. Her çocuk yaşının yapabileceği sorumlulukları yerine getirmeli ve bu sorumluluklarını sürdürebilmelidir.

   Her çocuk okumalı mıdır?

   Evet her çocuk eğitimini gidebildiği ölçüde sonuna kadar almalıdır, ama sırf okumuş olmak için okumanın da bir düşünülmesi gerekmektedir. Özellikle üniversite eğitimi. Ülkemizde 208 üniversite, 2022-2023 eğitim öğretim yılında 6 milyon 950 bin 142 üniversite öğrencisi bulunmaktadır. Bu öğrenciler mezun olduklarında iş bulabilmekte midir? Buldukları işlerde ne kadar maaş alabilmektedirler? Tabi ki her şey para değil önemli olan insanın sevdiği mutlu olduğu mesleği yapmasıdır. Ekonomik nedenlerde göz ardı edilmeyecek kadar önemlidir bizim ülkemizde. Esas konuya gelecek olursak; gençlerin yarınlarda mutlu olabilmesi için devletler, devletleri yöneten hükümetler gereken önlemi almalı. Peki ülkemizde devlet gereken önlemi alıyor mu? Evet alıyor ama eksik olan algı yönetimi. Nasıl yani dediğinizi duyar gibiyim. Nasılı şu toplumda ihtiyaç olan meslek dalları tespit edilip bu alanlara insan yetiştirme ve insanları teşvik etme konusunda algı yönetimi yapılamamaktadır. Mesela ara eleman denilen tekniker ve usta denilen kısımda yeterince algı yaratılmadığı için gençler ve aileler bu yönde tercih yapmamakta dolayısıyla bu alanlarda ihtiyaç duyulan meslek elemanları yetiştirilememektedir. Bakınız bir sıvacı, bir duvar ustası, bir tamirci gibi bir çok alanda ülkemizde yeterince eleman bulunamamaktadır. Bir fayans ustası 1 metrekare fayansın döşemesine bölgelere göre değişiklik göstermekle birlikte 150 ile 250 tl ücret almaktadır. Bu ücreti hiçbir beyaz yakalı alamamaktadır.

   Pandemiyle birlikte birçok öğrencinin eğitim hayatı olumsuz yönde etkilenmişti. Bunun üzerine birde deprem sonrası alınan kararlarla birçok öğrenci eğitimde uzaklaşmakta çağın hastalığı olan telefon bağımlılığının pençesiyle birde ailelerin sorumluluk vermemesiyle çevrenin etkisiyle çocuklar sadece günlerini geçirmektedirler. Bunu gören aileler önlem için etütlere ve özel derslerle çocuklarının eksiğini tamamlamaya çalışmaktaysa da motivasyonu bozulan öğrencinin bu gayrete pekte karşılık vermediği aşikardır.

   Ülkemizde kurulan mesleki eğitim merkezlerinde birçok alanda eğitimler verilmekte hem öğrenci diplomasını alırken hem de harçlığını çıkaracak bir maaş almaktadırlar.

   Lütfen çocuğunuzun akademik alanda motivasyonu yeterince yok ise bu merkezlere gidip gerekli bilgilendirmeyi aldıktan sonra çocuğunuzun eğitim alanını burada tamamlayıp hem ekonomik yönden avantajlı hem de severek ve isteyerek yapacakları meslekleri kazanmasını bir düşünün.

   Bu konuda üniversitemizde ismini vermeyeceğim değerli bir profesörümüz bunu yaptı ve hem kendisi hem de çocuğu çok mutlu şekilde hayatlarını idame etmektedirler.

   Bu konuda valiliğimiz ve il, ilçe milli eğitim müdürlüklerimizi algı geliştirmek konusunda göreve davet ediyor esenlikler diliyorum.

   NOT: Ülkemiz bir seçim sürecinde bu süreçte önce şehrimize ve ülkemize hayırlı hizmetler verecek olan kardeşlerime başarılar diler, sonuçların hayırlara vesile olmasını dilerim.

   Saygılarımla.

Yazarın Diğer Yazıları